13 Şubat 2011 Pazar

Yine uyku, yine ağlatma, yine bunu zararsız zanneden anneler...

Sevgili Hülya, Alternatif Anne de Çocuğuyla aynı yatakta yatmak ya da yatmamak başlıklı bir yazı yayınlamıştı.

İlk grubu bebek odası ve yatak odası arasında mekik dokumaktan vazgeçip bebeği odasına alanlar olarak almış. Ben de bu gruba girmediğimi, en başından beri birlikte uyuduğumuzu yazdım. Ardından sevgili Işıl ve sevgili Açalya kişisel görüşlerini bildirmişler. Işıl da aynı şeyi söylemiş: "bebeğini yanında yatırmaya doğmadan önce karar veren anneler olarak bir başlık açsaydın keşke"demiş. Aynı zamanda "ipleri eline almak" ve "patron" olmak gibi kavramlar olmadığı için 7/24 bebeğin ihtiyaçlarına tam ve yerinde yanıt vermenin onlar için en doğrusu ve en sağlıklısı olacağına inandığımız için bunu yapıyoruz demiş.

Bir kere Işıl'a sonuna kadar katılıyorum. Bebeğimi doğurmadan önce yanımda yatırmaya karar verrmiştim. Ama yine de Hülya, bir zorluğu atlatmak şeklind eyorumlayarak ilk sıraya aldığını belirtti.

Bebekleri ağlatmanın stresi ile ilgilibir yazım var: Bu yazıya pek ünlü bir psikolog hanım bile hem tepki gösterdi hem tebrik gönderdi. Popüler olunca kafası karışıyor insanın demek ki :)))

Bence bebeğine uyku terbiyesi vermek isteyen pek çok anne keyfine düşkün tiplemeden uzak değil. "Anne iyi uyuyacakmış ki..." diye başlayan cümleleri hiç samimi bulmuyorum artık. Tamamen bencillik. Ayrıca; 9 ay karnınızın içinde olan bir bebeği doğar doğmaz olmasa da daha kendini ifade etme becerisinden yoksunken büyük bir aceleyle başka odaya bırakmanın "güvende" ve "özgüvenli çocuk yetiştirme" kavramları açısından bakıldığında büyük bir telaş, acelecilik ve acemilik olduğunu düşünüyorum. 5 gün bebeği ağlatmanın sonu a tipik depresyondur. Literatür bilenler ve karıştıranlar gelsin konuşalım.

"Ferber denedim, uyuttum" deyip rahatına eren anneler iyi bilsin ki bebeğin yaşadığı stres kadar varılan sonuç depresyondur. Tekrar ediyorum. Çocuk "öğrenilmiş çaresizlik" denen kavramı gerçekleştiği için, bebek ağlar ağar, anadan ümidi keser ve uyur.

Ben de bebeğimi yalnız büyüttüm, büyütüyorum. Çok zorlandığım anlar oldu. Ama hiç Ata'yı şikayet etmedim. Uyanacak tabi, o bir bebek, pek çok ihtiyacı olduğu için, en başta anneyi yokladığı için uyanacak. Beraber uyumakla rahat ve sakin bir adam olarak büyüyor. Bize güveniyor. "Yoksunluk" denen şeyi yaşatmadık çok şükür. Burada ferbercilere verip veriştirdim ayrıca. Çünkü kazık kadar halimizle anneye muhtaç olsak ve annemiz istediğimiz ilgiyi vermese bunalıma gireriz diye anlattım. Anlayan anladı anlamayan bana özelden ferberi övdü.
Saçmalamayın,bebeklerin "ipleri eline aldığını" , "patron olmaya çalıştığını" düşünmek, daha neokorteski bile olmayan yani sosyal ve duygusal yönden bu kadar karmaşık bir işlem yapamayacak kadar saf temiz varlıklara ait şeyler değil. Bunları düşünenler büyükler, büyüyüp kirlenmiş olan büyükler. Bir de bu tür şeyleri düşünenlerin bir yerlerde açıkta ve gizlide duran kompleksleri olduğunu da düşünüyorum. Kim bir bebeğin "patron benim" demek için ağladığını düşünecek kadar iyi niyetli olabilir? Hiç kimse...! Düşünse düşünse kendi acizliğini örtbas etmeye kalkan kompleksli yetişkinler düşünür. Ayrıca pozitif disiplin veren ebeveyn olmaktan bahsediyorsanız, kusura bakmayın ama ferber - yatır kaldır yöntemleri uyguladıysanız, bunlar sizin sicilinizi bozar.

Açalya'ya da çok katılıyorum. Birlikte uyumak adamı adam eder diyorum.

Ağlattım, yatırdım kaldırdım, bir travma olmadı diyenlerdenseniz ergenlikte ve devamında kök söktüreceğini bilin ona göre şimdiden hazırlık yapın diyorum son söz olarak. İlk aşaması 2 yaş krizidir tabi.

Ballandıra ballandıra anlatan annelerin ve şakşakçılarının bilmesi gerekenleri ben kendimce anlattım. Bir de çocuk nöroloğu olan bir uzman anlatsın, benim anlattıklarımı sallayabilirsiniz ama bu kadının kapı gibi iş ve bilim otoritesine kulak verin diyorum. Ayrıca Sabiha Paktuna Keskin in bu işten iyi anladığını ve annelere iyi bir rehber olabileceğini düşünüyorum.
Video tam bu yazıya göre.

Not: Hülyacım, yazımı tamamen kendi üzerine alma sakın, direk sana değil, ille de ferber diye tutturanlara tepkili olduğum için ferber seven ve yaşatan annelere karşı yazdım.


Hepinize sevgiler

4 yorum:

  1. Bende bu ferber, traccy hogg vs. çılgınlığından son anda yakasını kurtarmış biri olarak sonuna kadar katılıyorum size, bebeğini bu uğurda ağlatabilenlere de saygı duymak istiyorum ama bana göre değil.
    Bebeğim 7 aylık aynı odadayız çok huzursuz olursa yanıma da alıyorum geçenlerde odasını ne zaman ayırmalıyım artık yavaş yavaş ayırsammı düşüncesine kapılmışken bu yazı iyi geldi bana.
    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  2. bende ferberi ve yatır kaldır yontemini incelemiş ve yüregi elvermemiş bir anne olarak şimdi iyikide denememişim diyorum. Zaman zaman acaba dogrusunu mu yapıyorum ılerde bu bizi zorlarmı diye aklıma takılan soru işaretlerimiz oldu tabiki. okuduğum bircok kitapta bebeginizin memede uyumasına izin vermeyin dese de memeyi bırakana kadar bu sekilde uyuduk ve hic sıkıntı yasamadık, gece beslenmesini bilmem kacıncı ayda kesin dese de 16 ay boyunca gece ortalama 4 kere kalkarad da olsa her istediğinde emzirdim bebeğimi, baslarda buyudugunde kendi yatagında yatırmak sorun olur endiselendimse de geceleri uyandıgında aldım koynuma birbirimizin kokusuyla uyuduk ve artık hazır oldugunu hıssettiğimde kendı yatagında uyutmayı da basrabıldık. çok mu kolay bir çocugun var diyecek olursanız kesınlıkle kolay bır cocuk degıl kızım. Hatta cevremin yorumlarına bakılırsa cekecegım var :) . yine de okuduklarım sebebi ile o cok korktugumuz 2 yas sendromumuz bizi pekde acıtmadan gectı. Zaman zaman krız anları yasasak da kızım asla tepınerek duyularını uzlasmaya kapatan bır cocuk olmadı. her zaman bızı dınlemeye ve ıkna edılmeye musaıt oldu. ızın vermeyecegımız bırsey ıstedıgınde bıle hayır dedıgımızde bızı anladı. dusunun kı bız bu cocuga cıkolata ıstedıgınde bıle hayır dıyebılıyoruz ve cogu zaman bu durumu arıza cıkmadan gerıde bırakabılıyoruz. ben boyle olmamızda ıcımızden geldıgı gıbı davranıp onu pek fazla zorlamayısımızn da payı olduguna ınanıyorum. uygulamaya calıstıgımız sey kesınlıkle basıbosluk degıl. bizimde kendimize gore bir disiplin anlayısımız var ama bu kesinlikle ceyline kendisini aciz hissetirecek sekilde uygulanmıyor yanı en azından elimizden geldiğince pozitif bir disiplin uygulamaya calısıyoruz. lafı cok uzattım biliyorum ama belki bızım daha once yasadıklarımızı yasamakta olanlara bir fikir olur dusunce ile faydasını gordugumuz herseyi aylin annenin bu yazısı vesilesi ile aktarmak istedim.

    YanıtlaSil
  3. @Nurefşan' ın annesi;
    Sevgiler benden size. Ağlatmadan mutlaka bir yol vardır. Sevgiler

    YanıtlaSil
  4. @Berna,
    Aynı şeyleri yaşıyoruz sizinle ama oğlumun isteklerini şımarıklık olarak değil, bağlanma ve güven ihtiyacı olarak algılıyorum. O nedenle, memeyse meme, birlikte uyku ise uyku.

    Önemli olan huzurlu bir çocuk olması değil mi?

    Sevgiler

    YanıtlaSil

Bu yazı hakkında ne düşünüyorsan durma, yaz. Haydi yorumla :)