Gece yarısı uyanan bir bebeği tasvir ediyor:
Sessizliğin anlamsız dehşetiyle uyanır,hareketsizlik. Bağırır.Başından ayağına kadar istek,arzu ve tahammül edilemez sabırsızlıkla tutuşmaktadır.Nefesini tutar ve bağırır,kafası sesle dolup zonklayana kadar bağırı.Çenesi ağrıyıp boğazı acıyana kadar bağırır.Ağrıya daha fazla tahmmül edemez ve hıçkırıkları güçsüzleşir ve durur .Dinler.Yumruklarını açar ve kapatır.Kafasını bir o yana bir öteki yana çevirir.Hiç birşey yardım etmez.Dayanılmazdır.Tekrar ağlamaya başlar,ama bu incinmiş boğazı için çok fazladır;kısa süre sonra durur.Ellerini oynatır ve tekmeler atar.Durur,katlanabilir,düşünemez,umut edemez.Dinler.Sonra tekrar uykuya dalar.
(the no-cry sleep solution _Elizabeth Pantley)
BEBEKLERİNİZİ UYUTMAK İSTERKEN PSİKOLOJİK HASAR BIRAKMAYIN:
Bir çocuğumuz bebeğimizi nasıl unutacağımız konusunda biraz telaşlıyızdır. Etrafımızdan onlarca tavsiye yağar.Ancak biz anneler öncelikle hislerimizi dinlemeli ve iç seslerimize kulak vermeliyiz. Şöyle bir düşünelim:ormanda yaşıyor olsaydık bebeklerimizle nasıl yaşayacaktık?Elbetteki onları üzerimize bağlayacak, kolayca emzirecek,kendi kendilerine uyumalarına izin verecektik.Böylelikle şu an yaşadığımız stresin 10’da 1’ini bile yaşamayacaktık.
-“Aman kızım, hemen kucağa alma,alışmasın” (Minicik bebek güven arar,tabi ki hemen kucağa almalı hatta hiç indirmemek lazım ki çocuk ruhsal yönden tatmin olsun,ileride sağlıklı olsun)
-“Kucakta taşıma sonra şımarık olur, her dediğini yaptırır… “(Alakası yok,kucakta kendini güvende hisseden bebek , annesine güven duyar.Anneye sonsuz güven duyan onu her zaman dinler,şımarık olmaz yani)
-“Birkaç gece ağlat sonra o kendi kendine uyumayı öğrenir.”(Asla!!!Kendi kendine uyumayı öğrenir ama yaşadığı stres kalıcı hasar bırakır.Depresyonla birlikte anneye güven azalır,bilinç arttıkça anneye-babaya isyan etmeye başlar.İki yaşın bu isyanlar artar…)
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Jean Liedloff bir antropolog, Venezuella’nın Yequana kabilesi arasında geçirdiği iki yıldaki gözlemlerini ve deneyimlerini anlatıyor. Türkçe’ye “Dokunmanın Mucizesi – Çocuk Eğitiminde Devrim Yaratan Eser” adıyla çevrilen, özgün adı “The Continuum Concept: In Search of Happiness Lost” olan kitapta ormanlardaki kabilelerde yaşayan bebeklerin mutlu olduklarını, 2 yaş krizi yaşamadıklarını, söz dinlemek için yarıştıklarını ifade ediyor .
Kitaptan çarpıcı notlar ise şöyle:
* doğumdan itibaren annesi (ya da gerektiğinde başka bir yakın bakıcı) ile sürekli fiziksel temas;
* kendi iradesiyle ayrılana kadar, sürekli fiziksel temas ile ebeveynlerinin yanında uyumak (çoğu kez yaklaşık iki yıl sürer);
* “işaretle” emzirme — bebeğin kendi bedensel sinyallerine karşılık besleme;
* sürekli olarak kucakta ya da biri ile, genellikle annesi ile temas halinde taşınması, ve bebek taşınırken onun gözlem yapmasına (veya emmesine, veya uyumasına) izin verilmesi — bebek kendi başına emeklemeye başlayana kadar, genellikle altı ile sekiz aylıkken;
* tepkilerine (kıvrılma, ağlama, vs.) hemen karşılık verilmesi, yargılamadan gücenmeden, veya gereksinimlerini geçersiz kılmadan, ve de kesinlikle ne one aşırı ilgi göstererek ne de onu sürekli ilgi odağı yaparak;
* büyüklerinin, onun doğuştan sosyal ve işbirliğine hazır ve güçlü kişisel korunma içgüdülerine sahip olduğunu, ve hoş karşılandığı ve değerli olduğu düşüncelerini hissetmesi;
Liedloff, kendi kendine Yequanalıların, Batılılardan farklı olarak, neden mutlu, çok-yönlü, nevrozsuz insanlar olduklarını sorar, verdiği cevap ise tüm Yequana bebeklerinin annelerinin 24 saat kollarında olduğudur.
Dr.Paul M. Fleiss and Frederick Hodges (Sweet Dreams)
Bebekler ve küçük çocuklar hislerine aklı başında yaratıklardan daha çabuk kapılırlar.Bir çocuk onun yardım isteyen ağlayışlarına neden aldırmadığınızı analayamaz.Bebeğinizin ağlayışlarına aldırmamak,en iyi niyetle bile olsa,onu terk edilmiş olduğu duygusuna sürükleyebilir.Bebeklerin biyolojik ihtiyaçlara uyduğunu uyku "uzman"ları göz ardı yada inkar ederler.Ağlamasına aldırış edilmeyen bir bebeğin en sonunda uykuya dalacağı doğrudur,ama ilk baçta gece uyanmasına sebep olan problem çözümlenmemiş olacaktır.
Aileler bebeğin hasta olmadığını veya fiziksel bir rahatsızlığı olmadığını kontrol etseler dahi,bebeği almadıkları,şefkatli bir biçimde davranmadıkları,teskin etmedikleri,veya tekrar uykuya dalana kadar bakım yapmadıkları sürece esas ve buna eşlik eden duygusal stres baki kalacaktır.
En duyarlı ve şefkatli yaklaşım çocuğunuzun ağlayışına anında cevap vermektir.Kendinize ebeveyn olduğunuzu hatırlatın,ve bebeğinize güven vermek ,yatıştırmak ebeveyn olmanın en memnun edici sorumluluklarından biridir.Yanlız başınıza bebeğinizin hayatını aydınlatma ve korku ve üzüntüyü engelleme gücüne sahip olduğunuzu bilmek çok güzel bir duygudur.
Kate Allison Granju (Attachment Parenting)
Bebekler insandır,son derece aciz,savunmasız ve başkasına bağımlı insanlardır.Bebeğiniz ona sevgiyle bakacağınıza güvenir. Ağladığı zaman ,bir işaret veriyordur-nasıl yapacağını bildiği tek şekilde-onun yanında olmanıza ihtiyacı vardır.
Korku ve ızdırapla ağlamanın nasıl hissettirdiğini bilirsiniz. Korkunç bir duygudur.Ve bu bebeğiniz içinde farklı değildir.Bebeğiniz ağladığında-ne sebeple olursa olsun-fiziksel bir değişiklik yaşar.Kan basıncı artar,kasları gerilir, ve küçük bedeninde stres hormonları dolaşır.
Ağlatarak uyutma eğitimine konu olan bebekler bazen sonunda bitkin düştüklerinde derin bir uykudaymış gibi görünebilirler. Bunun sebebi bebek ve çocukların sıklıkla ,bir travma yaşadıktan sonra derin bir şekilde uyumasıdır.Bu derin uyku yöntemin(ağlatma) faydası olarak görülmekten ziyade pek çok rahatsız edici kusurundan biridir.
*Fotoğraf için Hayri Çalışkan a çok teşekkürler*
Özetle,
• Yeni doğan bebeklerinizi kucağa alıştırın, korkmayın,ileride çok sağlıklı bireyler olmasını sağlıyorsunuz. Bir de sık sık kucağa alınan bebekler daha zeki ve daha başarılı olurlar.Nedeni kendine ve ailesine duyduğu güvenden kaynaklanır.
• İlk 1 yıl anneye güven dönemidir.İlk yıl anneye güven duymayı sağlıklı bir şekilde başaran bebekler ileride 2 yaş sendromu olsun, 4-5 yaşlarında yaşanan gergin dönemler olsun, bunları daha hafif geçirirler.
• Anne olarak görevimiz onları en iyi şekilde hayata hazırlamak.Bunun için yukarıda yazılı olan notları sık sık hatırlayıp bebeklerimizi huzurlu ve mutlu bir şekilde yetiştirmek için doğal yöntemleri seçmeliyiz.
Doğal ebeveynlik ile ilgili olarak Dr.Sears’ ın kitaplarını okuyabilirsiniz.
Güzel annelere ve mutlu bebeklere sevgi ve selamlar,
merhabalar,
YanıtlaSilyazınız çok beğendim. benim de Annelik Yolunda hamile kursum var. orada bu anlattıklarınızdann bahsediyorum. Özellikle kucağa lama konusunun üzerinde duruyoruz. herkese bebğinizi bol bol kucaklayın, etfanın lafına bakmayın, diyoruz...
Çok teşekkür ederim Esra Hanım, bahsetmenize çok sevindim.Çünkü bu kucaklama korkusu aslında çoykersiz bir korku.Oğlum 10 aylık ve sürekli kucakladık onu ve güzel etkilerini şimdiden görmeye başladık. Umarım siz de görürsünüz :)
YanıtlaSilSağlıklı bir doğum dilerim, bebeğinizi güle güle büyütün.Ayrıca doğum fotoğrafı isterseniz size ailecek yardımcı olabiliriz :)))) Sevgiler,selamlar.Aylin