10 Eylül 2010 Cuma

Bebek isteyen çiftler ve herkes detoks yapsın!

Benim başucu kitaplarımdan biri Daniel Reid' in DETOKS isimli kitabıdır. 3-4 yıldır sürekli elimde ve okumaktan resmen paraladım bu kitabı.Aslında yesem yeridir ama konumuza hiç de uygun bir davranış olmayacağının farkındayım :)))



Günlerdir hamile kalmak isteyen, kalamayan veya çeşitli korkuları olan kadınlarla konuşmaktayım. Böyle bir doğal çekimin içinde buldum kendimi. Aynı zamanda uzun zamandır detoks ile ilgili yazmak istiyordum. Şimdiye kısmetmiş, ikisini birleştirdim, işte yazıyorum.

Efendim, doğal tıpçılara ve detoks uzmanlarına göre bütün ama bütün hastalıkların genel sebebi vücütta toksin tutulmasıdır.

Vücutta tutulan toksin dokularda birikir ve bir süre sonra iltahaplanır.Ardından da başta kanser olmak üzere pek çok ölümcül rahatsızlığa dönüşür.
Normalde sağlıklı bir vücut üretilen toksinleri cilt,böbrekler,akciğer ve kolon yoluyla atar ama çevre faktörleri, hatalı beslenme alışkanlıkları, alkalilk beslenme, oksijenden uzak bir yaşam biçimi bu atılımı engeller, vücutta bir güzel toksin birikmeye başlar.
Örneğin 30-40 yaş arası şehirli bir erkek yaklaşık 4 kilo kadar yapışkan,sümüksü,kurumuş ve iltahaplanmış bir toksin tabakasını bağırsaklarında taşır. Yani aslında o göbek değil toksinden oluşan bir şişliktir.
Bağırsaklarımızı mutfak lavabosuna benzetebiliriz, burada kurumuş gıdalar,yağ ve kir tortusu ve benzeri tabakalar birikir. Nasıl lavabo borularını temizliyorsak, bağırsaklarımızı detoks yoluyla temizlemeliyiz diyorum özetle.

Ayrıca ; Kanser hücreleri 2 şeye ihtiyaç duyar, asitli ortam ve oksijensiz ortam. Yani siz hareketsiz bir yaşama sahipseniz ve bol bol asitli içecek içiyorsanız sonunuzu tahmin etmeniz bu kitapla çok güç olmasa gerek.

Dış kaynaklardan alınan toksinler vücutta birikir, iltahaplanır, bu da kanserin ihtiyaç duyduğu .asidoz ve hipoksi ortamını yaratır.

Genelde bu hayvansal proteinler üzerinde yoğunlaşır. Yani kansere davetiye çıkaran şeyler konusunda yediğimiz etleri ayrıca gözden geçirmemiz gerekir.

Eğer sürekli,
Mide ekşimesi,
Saç dökülmesi,
Başağrısı,
Kötü vücut kokusu,
Aşırı yorgunluk,
Gerginlik,
Depresyon,
Vajinal enfeksiyon,
Sık sık üşütme grip olma gibi şeyler sözkonusu ise hayatınızda, dikkat vucudunuzda yüklü miktarda toksin birikmiş demektir.Grip aşısı çare değildir, ayrıca gereksiz derecede civa vb ağır metallari vücuda zerk ettirirsiniz. Bence hiç gerek yok :)

Detoks yapmasanız dahi yapmanız gereken ilk şey kötü alışkanlıklarınızı bırakmak olacaktır. Ayrıca beslenme alışkanlıklarınızı da gözden geçirmeniz şart demektir.

İnsan yediğine benzer, bu sloganı unutmayın. Taze sebze yiyen kadınlar genelde ince uzun ve zarif görünüme sahiptirler ;)

Bir bilgeye göre "bilge hiçbir şey yapmayarak herşeyi yapandır" der. Yani doğayı, olup biten herşeyi akışına bırakmak en büyük bilgeliktir ve bu nedenle hayatta kalmak için büyük bilgeler genelde yemek yemezlermiş.Bazıları su içerek ve sadece bir iki minik yaprak çiğneyerek günlerini geçirirmiş.

Budistleri yogistler ve pek çok derviş vb oruç tutar. Bizim bildiğimiz şekli tamamen deforme olmuş halidir. Ramazan oruçları hafif sahur ve iftarla düzenlenmelidir. Aksinin vücuda pek bir faydası olamyabilir...

Neyse,konumuz hamile kalmak isteyen çiftlerin detoks yapması...

Neden?

Çünkü sağlıklı çocuklar sağlıklı bedenlerden doğar. Burada anne kadar babanın sağlığı da çok önemlidir.Toksin denizine dönmüş bir bedeni öncelikle temizlemek gerekir.

Kötü beslenme alışkanlıkları tekedilmelidir:
Asitli içecekler,
Kafeini bol içecekler,
Alkollü ieçecekler devre dışı kalmalıdır.
Yağlı yemekler,
Etli cızbızlar,
Sakatat türü yiyecekler vb terkedilmelidir.

Alkol ve sigarayı terketmek gerektiğini yazmama bilmem gerek var mı????????????

Günde 2-3 litre alkalik su için,
pH dengesine dikkat edin 7.1 ila 7.5 arası olsun.
Girebiliyorsanız bol bol denize girerek cildinizden atılan toksinlerin tahribatını engelleyebilir, toksin atılımını hızlandırabilirsiniz.
Yemeklerinizde deniz tuzu kullanabilirsiniz.
Günde 1 su bardağına 1-2 damla hidrojen peroksit damlatarak oksijen alımını artırıp toksin atılmasını hızlandırabilirsiniz yine...
Hamam şahane bir detoks uygulamasıdır. Düzenli olarak hamama giderek gözeneklerin açılmasını ve lenf direnajını arttırabilirsiniz.
Kaplıcalar da iyi bir toksin atma ortamıdır. Doktora danışarak kaplıcalara gidebilirsiniz.
Bitkü özlü buhar banyoları yapabilirsiniz. Limon, zencefil kökü,fesleğen, tarçın, lavanta, melis otu,gibi kokularla buhar banyoları yapabilirsiniz. Bunun için de lütfen doktora danışın.
Düzenli olarak masaj çok iyi gelir, lenflerin ve kanın temizlenmesini sağlar.
Tayland masajı,
Tui-na
Shiatsu,
Geleneksel asya ayak masajı,
Nei-dzang iç organ masajı,
Sıcak bitkisel yağ masajları,
Şirokraksi,gibi masajlar çok işe yarayabilir.

Chi enerjiniz ile kendinizi fırçalayın!

Ellerinizi birbirine sürtün ve açığa çıkan chi enerjisi ile baştan ayağa kadar üzerinizi süpürün. Bu enerjinizi dengeler ve iç organların enerjisini dengeler. Yani bedenin kendisini sağaltmasını kolaylaştırır, toksin attırır.
Hafif egzersiz,
Yoga,
Thai Chi,
Doğru nefes alma teknikleri,
Nefes egzersizleri,
Meditasyon,
Dua,
Sessizlik,
Konuşma oruçları,
İbadet gibi şeyler de çok önemli temizlenme ve sağlık kazanma araçlarıdır ( maddi ve manevi olarak)

Ve tabi ki az besin alıp bol su içmek,vücudun kendini arındırma ve sağaltma sürecini hızlandırır. O nedenle detoks yaparken
Süt ve süt ürünleri,
Et,
Yumurta yememek gerekir.
Bütün hayvansal ürünler sindirim sistemi ve kan için son derece asitleştirici bir özellik taşır. Bağırsaklarda çürütücü besin atıkları oluştururlar. Temizlenmek isteniyorsa uzak durmak gerekir.

Aynı zamanda son dönemlerde GDO'lu yemlerle ve hormon ilaçlarıyla büyüyen hayvanlar kadınların üreme organlarını tehlike altına almakta, kist, kısırlık, kanser gibi pek çok hastalığa neden olmaktadır.

Anne olmak isteyen kadınların et yemekten uzak durarak, sindirim ve üreme organlarını dinlendirmeleri gerekir. Bunun için yapılması gereken bir uzman eşliğinde detoks uygulamaktır.
Taze meyve-sebze suyu içilmeli ve taze meyve-sebze yenmelidir. Mümkünse çiğ olarak tüketilmedir. Kabuklarını soymadan bir de :)
Ekmek, makarna, pilav, unlu mamüllerden de uzak durulmalı , detoks süresi boyunca ağza bir lokma dahi konmamalıdır :) En zoru da bu bence. Çünkü toplum olarak hepimiz hamur işini çok seviyoruz :)
Sebze çorbaları,
Pişmiş sebzeler, ( Buharda pişmiş, buğulama yapılmış sebzeler...)
Yeşillikler bol bol tüketilmeli,
C vitamini ve mineral takviyesi alınmalıdır.

Tabi bütün bunları yapmadan önce bir DOKTORA danışmalı ki en doğru ve hızlı şekilde toksin atılabilsin.

Son araştırmalar gösteriyorki, hiperaktivite, otizm vb durumların temel sebebi: TOKSİN!

Toksinlerin zararları ortada ve atmanın yollarını da basit bir dille ifade etmeye çalıştım. Anne-baba olmak isteyen herkes önce deotks yapmalı ve mutlaka bir arınma kürü uygulamalıdır. Toksin atarak daha sağlıklı, zeki ve bünyesi güçlü bebeklerin dünyaya gelmesi kolaylaşabilir.

Yapılması gereken şey detoks uzmanına gitmek ve Daniel Reid' in DETOKS isimli kitabını okumalıdır.

Hamilelik öncesi detoks kürü uygulamasını artık bütün doktorlar önerir oldu. Kulak verip detoks yaparak daha kolay hamile kalınabilir ve daha sağlıklı bir süreç geçirilebilir diye düşünüyorum.

Tavsiyelerim özetle böyle,

Umarım aklında soru olanlar varsa yanıt verebilmişimdir.


Sevgiler


Aylin

4 yorum:

  1. Sevgili Aylin anne,verdigin bilgiler icin cok tesekkür ederiz,süperdi!

    Gecte olsa Ramazan Bayraminizi kutluyor,Ata ile seni öpüyoruz,sanalda olsa kabul edin...

    Sevgiler...

    Serpil.

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkür ederim terazi kızı, eğer gruplarınızla ve arkadaşlarınızla paylaşırsanız daha faydalı olabiliriz.
    Çok sağolun şimdiden.Sevgiler

    YanıtlaSil
  3. Bak, al bir de burdan yak

    http://acalya.blogspot.com/2007/03/hamile-kalmadan-nce-bilmeniz-gerekenler.html

    YanıtlaSil
  4. Ço kgüzle bir yazı hazırlamışsın Açalyacığım, teşekkür ederim paylaştığın için.Öpücükler...

    YanıtlaSil

Bu yazı hakkında ne düşünüyorsan durma, yaz. Haydi yorumla :)